Çok nehirler akıp geçti
Şu dünya âleminden
Kirlendi aşklar ve birbirine karıştı kabileler
Kör karanlıkların vazgeçilmez çirkin kahramanıdır şeytan
Yok eden ve ağlatan
Kasırgalı yangınlarda doğuyor bebekler
Kadınlar kalplerini yitirirken
Savaşların yılan dilidir bedenleri zehirleyen
Ve aç kalmış bir cellât gibi rengârenk gözleri söndüren
Topraklar tanrınındır koruyucuları insanlardır
Yüzleş kendinle kırık aynalarda ve parçalarını topla
Hiç vakit geçirmeden
Hayvan yanlarının
Yanıma gel; içime gir
Benden geç ve kendini bul
Ve ruhunda gizlediğin siyahı göster
Çünkü o aklayacaktır günahlar çukurunda ağlaşıp duran
Kördüğüm olmuş hayatı
Ve incelmiş bir tül gibi kalbindedir aşkın anahtarı
İlâhi bir kucaklanış var havada
Yollarında sarmaşık boncukları
Hüznün şarkılarıdır kalbimde tuttuğum ağlayan kadın
Kömür karası saçlarına yalnızca ben tutundum
Çoktan geçirmişim vaktini
Şurada duran şişmanlamış günahlar kutumun
Belki şimdi gelecek beni almaya, belki yarın
Soylu bir yakarışla, ateşten soluğun
Kötü koku, yok ol artık
Azgın bir girdabın dudaklarına yakalan
Ve geç imgelemlerin zembereğinden
Düşr düşr düşr
Yerin bilinmeyen sonsuzluğuna düş
Beni yalnızca beni duy cennet kapılarını açıncaya kadar
Sonsuz güzellikteki gece taşırıyor karanlığı
Güneşin doğuşuyla birlikte
Ve dökülüyor sözcükler kıpırdayan topraktanr
Evet! bakın! dökülüyor sözcükler kıpırdayan topraktanr
Günaydın mavi dünya günaydın ak meleklerr
Günaydın kurtarıcı tanrım